Kısa tatillerin ev sahibi, İstanbul’ çok yakın fakat size bambaşka bir yerdeymiş kadar huzur verebilen ve sizleri her defasında kendine hayran bırakan İstanbul Adaları, aslında bir vapur kadar yakınınızda.
Günübirlik gitseniz bile size muhteşem bir hafta sonu tatili sunan Adalar, tarih boyunca birçok yazara, birçok şaire ilham kaynağı olmuş ve ev sahipliği yapmıştır. Gelin şimdi beraberce bir rota oluşturalım.
Bakalım Adalar Turu yaparken kesinlikle uğramamız gereken yerler neresi?
İçindekiler
Adalar turu yaparken İlk durak : Burgazada
Cami, manastır, kilise ve müze… Tarih boyunca birçok kültüre ev sahipliği yapmış olan Burgazada, ziyaretçilerine tarih kokan muhteşem bir gezi sunmaktadır. Ada içerisinde bulunan koylarda tertemiz suyun tadını çıkarabilir, acıktığınızda ise; çevredeki tarihi restoranlarda lezzetli balıklar tüketebilirsiniz. Ayrıca günübirlik geldiğiniz bu adada bir gün daha geçirmek isterseniz, adada bulunan kaliteli butik otellerde konaklayabilirsiniz. Aryca, Türk Edebiyatının en önemli yazarlarından biri olan Sait Faik Abasıyanık’ın evi, ada da müze olarak ziyaretçilerini beklemektedir.
Adalar turu devam ederken ikinci ve en küçük ada: Kınalıada
Başlıkta da belirttiğimiz gibi diğer dört adanın en küçüğü olan Kınalıada, adını kumtaşı uçurumlarının kızıl renginden almaktadır. Maden ve taş bakımından oldukça zengin olan ada, aynı zamanda İstanbul’a en yakın adadır. Adanın içerisinde ücretli ve ücretsiz olarak hizmete sunulan birçok plaj bulunmaktadır. Kınalıada’da Burgazada gibi, günübirlik ziyaret edilebileceği gibi, şirin mi şirin butik otelleri ile de misafirlerine kaliteli bir konaklama hizmeti sunmaktadır. Kışın da konaklama yapabileceğiniz ada, kışın ise size sakin bir hafta sonu geçirme imkanı sunmaktadır.
Adalar turu rotamızın sondan bir önceki durağı, en yeşil ada: Heybeliada
Tarih boyunca birçok yazara, bir çok şaire ev sahipliği yapmış ada, Prens adaları arasında belki de en yeşil, doğa dostu olanı. Adanın en önemli bir diğer özelliği ise, verem gibi bulaşıcı hastalıkların tedavisinin yapıldığı bir tarihi sanatoryumun adanın içerisinde bulunması. Uzun yıllar boyu kapatalı olan sanatoryumun bir kısmı geçtiğimiz dönemlerde restore edilmiştir. Hatta, Kıvanç Tatlıtuğ ve Mert Fırat gibi ünlü isimlerin başrolünde oynadığı Kelebeğin Rüyası filmi de, adada ki bu tarihi sanatoryumda çekilerek seyirci ile buluşturulmuştur.
Prens adaları arasında en büyük olanı, Adalar turu rotamızın incisi: Büyükada
Tarihe tanıklık etmiş, Rum ve Türk kültürünün zamanla iç içe gemiş olduğu ada Büyükada, birçok insana göre belki de İstanbul’un en güzel yeri. Yaz kış turist alan muhteşem ada, tarih boyunca birçok devlet adamının da sürgün edildiği yer olarak bilinmektedir. Adanın içerisinde bulunan Aya yorgi Kilisesi, Ada turu yaparken kesinlikle uğramanız gereken noktalar arasında bulunmaktadır. Ayrıca adada bulunan ve dünyanın en büyük ahşap yapısı olma özelliğini koruyan Rum Yetimhanesi, tarih kokan yapısı ile oldukça fazla misafir ağırlamaktadır. Rum Yetimhanesi; en başında otel olarak inşa edilmiş, fakat zaman içerisinde yetimhane olarak kullanılmaya başlanmıştır.
Ünlü roman Çalıkuşu’nun yazarı Reşat Nuri Güntekin’in eşyalarının bulunduğu müze, kesinlikle rotanıza eklemenizi tavsiye ettiğimiz noktalar arasındadır. Ayrıca ada içerisinde, mutlaka ziyaret edilmesi gereken tarihi bir çok kilise ve mezarlık ta bulunmaktadır.
Ada turu yaparken rotamızın en eğlenceli kısmını ise yazımızın sonund. Tabi ki Büyükada plajarı. Ada içerisinde, tertemiz suyu ile sizi İstanbul’dan çok uzak hissettirecek bir çok plaj mevcut. Özellikle dalgasız bir deniz arıyorsanız, Aya Nikola Plajı tam da size göre.